Understanding responses to the syrian refugee influx in the European Union: Shifting from normativity?

Abstract

Bu araştırma, Suriyeli mülteci akını ışığında Avrupa Birliği (AB) ve üye devletlerinin değişen dinamiklerini normatif güç kimliği açısından anlamayı amaçlamaktadır. Ian Manners'ın AB'nin normatif gücü kavramını temel alan bu çalışma, AB'nin ve üye ülkelerin hem politikalarını hem de söylemlerini eleştirel bir biçimde incelemektedir. Bu inceleme, AB'nin normatif kimliği ile mülteci akınının yarattığı zorluklara yanıt olarak benimsenen pragmatik stratejiler arasındaki ikilemin altını çiziyor. Söylem analizinden yararlanan araştırma, AB'nin yaklaşımını karakterize eden ve 'Avrupa Kalesi' kavramsallaştırmasına yol açan güvenlikleştirme ve dışsallaştırma süreçlerini ortaya koyuyor. Aşırı sağ ideolojilerin yükselişi ve bunların bu dönüşüm üzerindeki etkisi de araştırılıyor ve siyasi söylem ile politika eylemi arasındaki karmaşık etkileşim aydınlatılıyor. Kapsamlı bir analiz yoluyla bu tez, AB'nin normatif bir aktör olarak ve güncel göç baskılarına yanıt veren üye devletlerin kolektif bir siyasi varlığı olarak rolünün doğasında olan karmaşıklıkları ve çelişkileri ortaya koymaktadır. Ayrıca bu çalışma, normatif bir güç olarak AB'nin teorik çerçevesi ile göç alanındaki pratik faaliyetleri arasındaki boşluğu doldurarak literatüre önemli bir katkı sunmaktadır. Bulgular, AB'nin duruşundaki bir değişimin altını çiziyor; normatif kimliğinden 'Avrupa Kalesi'ni anımsatan daha korumacı ve dışlayıcı bir yaklaşıma doğru bir sapmayı ortaya koyuyor.

In light of the Syrian refugee influx, this research seeks to understand the shifting dynamics of the European Union (EU) and its member states in terms of their normative power. Using Ian Manners' notion of the EU's normative power as a foundation, the study critically scrutinizes both the policies and discourses of the EU and its member countries. This examination underscores the dichotomy between the EU's normative identity and the pragmatic strategies embraced in response to the challenges posed by the refugee influx. Utilizing discourse analysis, the research reveals the processes of securitization and externalization that have characterized the EU's approach, leading to the conceptualization of 'Fortress Europe'. The ascendancy of far-right ideologies and their influence on this transformation is also explored, elucidating the intricate interplay between political discourse and policy action. Through a comprehensive analysis, this thesis demonstrates the complexities and contradictions inherent in the EU's role: as a normative actor and as a collective political entity of member states that responds to contemporary migratory pressures. Furthermore, this study offers a significant contribution to the literature by bridging the gap between the theoretical framework of the EU as a normative power and its practical engagements in the realm of migration. The findings underscore a shift in the EU's stance, revealing a departure from its normative identity towards a more protectionist and exclusionary approach, reminiscent of 'Fortress Europe'.